menu-icon
  • Anasayfa
  • Blog
  • 17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi ve Türkiye’nin Deprem Riski: Genel Bir Bakış

17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi ve Türkiye’nin Deprem Riski: Genel Bir Bakış

T-Rupt Modelleme ve Veri Analitiği Departmanı

T-Rupt Modelleme ve Veri Analitiği Departmanı

16 Ağustos 2024, Cuma

17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi ve Türkiye’nin Deprem Riski: Genel Bir Bakış

Bu yazı önce 17 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan Kocaeli depreminden günümüze kadar çeyrek asır içinde yaşanan depremlerle ilgili temel istatistiki bilgi vermektedir. Devamında ise beklenen Marmara Denizi depremine de vurgu yaparak ülkemizdeki deprem riski konusunda bir çerçeve çizmektedir. 

17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi ve Sonrasında Türkiye’de Meydana Gelen Büyük Depremlere Dair Temel İstatistikler  

17 Ağustos 1999’da merkez üssü Gölcük olan M7.4 büyüklüğündeki Kocaeli Depremi Kocaeli, Sakarya ve Yalova illerinde büyük yıkıma ve can kaybına neden olmuştur. Deprem, İstanbul’un Avrupa yakasının Marmara Denizi kıyısında bulunan Avcılar, Büyükçekmece, Küçükçekmece, Bahçelievler ve Zeytinburnu gibi ilçelerde de can kaybı ve hasara yol açmıştır.

2010 yılında yayımlanan Meclis araştırması raporuna göre (TBMM, 2010) Kocaeli Depreminde 18.373 kişi hayatını kaybetmiş ve 48.901 kişi yaralanmıştır. Deprem sonucu 66.441 konut ve 10.941 işyeri ağır hasara uğramış, 53 ilköğretim ve lise okul binası yıkılmış ve 8 hastane ağır hasar görmüştür (Özmen, 2000).  

Kocaeli Depreminden yaklaşık 3 ay sonra 12 Kasım 1999’da M7.2 büyüklüğünde merkez üssü Bolu’nun Kaynaşlı ilçesi olan depremde 845 kişi daha hayatını kaybetmiş, Bolu Tüneli ve viyadüklerinde büyük hasar meydana gelmiştir.  

1999 Kocaeli Depremi: Ekonomik Etkiler ve Sigorta Hasarları

Kocaeli Depremi, Türkiye'nin sanayi ve ticari faaliyet açısından en hareketli ve aynı zamanda nüfus yoğunluğu en yüksek bölgesi olan Marmara Bölgesi'nde meydana gelmiştir. Bu durum, depremin Türkiye ekonomisine olan negatif etkisini ağırlaştırmıştır. İzmit Körfezi ve çevresinde yoğunlaşan sanayi tesisleri deprem nedeniyle büyük yapısal hasara ve yıkıma uğramış, iş durmasına bağlı kâr kayıpları ve muhteviyat hasarı ile lojistik ve tedarik zincirinde meydana gelen aksamalar, ekonomik kaybın boyutunu ciddi ölçüde arttırmıştır.

Sonraki Yıllarda Türkiye’de Meydana Gelen Büyük Depremler ve Etkileri

1999 Kocaeli ve Düzce Depremleri, ülkemizde yaklaşık 9-13 milyar USD'lik doğrudan ve dolaylı ekonomik kayba yol açmıştır (OECD, 2004). Bu kayıp, ülkenin 1999 yılındaki GSYİH'sının (256,4 milyar USD) yaklaşık %3,5 ila %5'ine denk gelmektedir. Kocaeli Depremi sonucu imalat tesislerinde toplam zarar ve üretim kaybı yaklaşık 2,2 milyar USD olmuştur (Özmen, 2000).

Bu deprem sonrası sigorta sektörünün tazmin ettiği hasarın ise 1,5-3,5 milyar USD arasında olduğu belirtilmiştir (Durukal ve Erdik, 2001). Kocaeli Depremi, gerçekleştiği yılda 1906 San Francisco ve 1923 Tokyo depremlerinden bu yana sanayileşmiş bir bölgede hasara yol açan en büyük olay olarak değerlendirilmiş, toplam sigorta hasarlarının %70'i yapısal ve muhteviyat hasarlarından, %30'u ise iş durmasından kaynaklanmıştır.  

Türkiye, 1999 yılındaki Kocaeli ve Bolu-Kaynaşlı depremlerinden sonra 2011 yılında Van Depremi’ni (M7.1), 2020 yılında ise Sisam-Seferihisar (M6.9), Elâzığ, Malatya ve Manisa depremlerini yaşamıştır. Bu depremler can ve mal kaybı açısından özellikle yerleşim bölgelerini etkilemiştir. 

  • 2011 Van Depremi 604 can kaybına ve 2,2 milyar USD ekonomik kayba yol açmıştır (KIT, 2011). 
  • 2020 yılında meydana gelen dört deprem ise 171 can kaybına ve yaklaşık 500 milyon USD ekonomik kayba neden olmuştur (AON, 2020).  
  • 1999 Kocaeli ve Düzce depremleri sonrası kurulan Zorunlu Deprem Sigortası’nın (ZDS; eski adıyla DASK) 2001-2021 deprem hasar ödemeleri ₺1.263.251.805 (~266.250.000 USD) tutarındadır. ZDS söz konusu ödeme tutarının %84’ünü 2011 Van, 2020 Elazığ, Manisa, Malatya ve Sisam-Seferihisar depremlerine yapmıştır (AON, 2020). 
  • 2020 ve 2021 yıllarında ülkemizde depremler dışında meydana gelen diğer doğal afetler (sel/su taşkını ve orman yangınları) sonucu 125 can kaybına ve yaklaşık 850.000.000 USD ekonomik kayba neden olmuştur (AON, 2021).  

Yukarıda verilen istatistikler, can kaybı ve ekonomik kayıp anlamında ülkemiz için depremin tartışmasız olarak başat katastrofik doğa olayı olduğunu göstermektedir.  

Kahramanmaraş Depremleri: Cumhuriyet Tarihinin En Büyük Felaketi

Cumhuriyet tarihimizde bir katastrofik doğa olayı sonucu yaşanan en büyük can kaybı ve ekonomik hasar 6 Şubat 2023 tarihinde merkez üsleri Kahramanmaraş Pazarcık (M7.8) ve Elbistan (M7.5) olan depremler sonucu yaşanmıştır. Dokuz saat arayla meydana gelen bu depremlerden en fazla etkilenen on bir ilimizde (Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana, Malatya ve Elazığ) resmi rakamlara göre 53.537 kişi hayatını kaybetti ve 107.213 kişi yaralandı.

Türkiye’nin toplam konut stokunun %14’lük bölümünün bulunduğu on bir ilde yıkık veya ağır hasarlı kategorilerine giren toplam konut sayısı 518.009 olarak belirlenmiştir. Konut hasarından dolayı oluşan finansal kaybın 54,7 milyar USD olduğu belirtilmektedir (CSBD, 2023).

Kahramanmaraş depremleri sonucu 2022 TÜİK verilerine göre toplam ülke nüfusunun %14’ünü barındıran ve hizmet, üretim ve tarım sektörlerinde 2021 yılı GSYİH’sının %9,8’ini oluşturan söz konusu on bir ildeki dolaylı ve doğrudan ekonomik kayıp 103,6 milyar USD’dir (CSBD, 2023). Bu kaybın yaklaşık sektör bazlı zararı yüzdelik olarak aşağıda verilmiştir.

  • %55’ini inşaat sektörü,
  • %11,4’ünü özel sektör
  • %12,5’ini kamu hizmetleri ve altyapı

DASK günümüze kadar Kahramanmaraş depremleri için yaklaşık 38 milyar TL (~1,5 milyar USD) hasar tazminatı ödemesi yapmıştır.

  • 6 Şubat depremleri sonucu sigorta sektörünün hayat dışı poliçe hasarlarına ödediği tazminat tutarı 6,2 milyar USD olarak belirtilmektedir (Middle East Insurance Review, 7 Ağustos 2024).  

  

Depreme Karşı Hukuki Önlemler

1999 depremleri sonrası ülkemizde başta deprem olmak üzere doğal katastrofik olaylar sonucu oluşacak kayıpların en aza indirgenmesine yönelik pek çok kanun ve yasal düzenleme yapılmıştır. Ayrıca yeni kurumsal yapılanmalar gerçekleştirilmiştir.

Ağustos 1999’u takip eden bir yıl içinde 38 kanun ve kanun hükmünde kararname, 28 kararname, 6 yönetmelik, 17 tebliğ ve 9 genelge çıkarılarak depremlerin yol açtığı sorunları çözmeye yönelik ve ülkenin afet yönetimi konusunda kurumsal yapılanma ve mevzuatla ilgili ana sorunların çözümlenmesi hedeflenmiştir (Ergünay, 2011).

Özellikle yapı denetimi hakkında yasal düzenlemeleri hedefleyen kanunlar 2001 yılından itibaren kısmen, 2011 yılından itibaren tüm ülkeyi kapsayacak şekilde uygulanmaya başlanmıştır. Yapı denetimi kanunu yıllara bağlı olarak değiştirilmiş.

      • 2005 yılında kentsel dönüşüm yetkisi belediyelere verilmiştir.
      • 2012’de ise Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesine Yönelik kanun yürürlüğe girmiştir.
      • Bu süreçte 2009 yılında Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) kurulmuş, başta Afet İşleri Genel Müdürlüğü ve Sivil Savunma Teşkilatı olmak üzere ülkemizde afet yönetimi ile ilgili pek çok kurum AFAD bünyesinde toplamıştır.  

2023 yılında yaşanan Kahramanmaraş depremleri yukarıda bir kısmı özetlenen çalışmaların ülkemizi deprem riskini azaltmaya yönelik hedeflenen noktaya getirmediğini göstermiştir.  

Türkiye’de Deprem Riski ve Beklenen Marmara Depremi

1999 Kocaeli depremi sonrası Kuzey Anadolu Fay Zonu Marmara Denizi fay segmentlerinin kırılma potansiyellerinin arttığı bugün bilinen bir bilimsel gerçektir. Beklenen Marmara Denizi depreminin Kahramanmaraş depremlerindeki tecrübelerden yola çıkarak ne denli büyük bir sosyo-ekonomik yıkıma ve kültürel bir tarihin kaybolmasına sebep olacağını görmek için konunun uzmanı olmaya da gerek yoktur.

Maalesef son 25 yılda yaşadığımız süreç ülkemiz ekonomisindeki büyümeyle doğru orantılı olarak depremler sonucu can ve ekonomik kaybının arttığını göstermektedir. Türkiye’nin 2023 yılı sonu itibarıyla GSYİH’sı 1,1 trilyon USD’dir. 2022 TÜİK verilerine göre başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesindeki on bir ilin GSYİH aldığı pay yaklaşık %45’tir.

2023 yılında 30 adet ulusal ve global sigorta şirketinin hayat dışı yangın ve mühendislik kümülü toplam sigorta bedeli ~14,5 trilyon TL’dir ve bu kümülün %42,3’ü Marmara Bölgesinde bulunmaktadır. Marmara Bölgesi, 2022 TÜİK verilerine göre ülke nüfusunun %30’unu barındırmaktadır.

Sonuç

Tüm bu fiziksel veri beraber değerlendirildiğinde beklenen Marmara Denizi depreminin yol açacağı kayıpların kestirimi Türkiye’nin deprem riskini azaltmaya yönelik proaktif çalışmaların başında gelmelidir.

Doğal katastrofik olaylara bağlı zararları azaltmaya yönelik afet yönetimi sistemi bütüncül bir anlayış gerektirir. Zararların başarılı bir şekilde azaltılması için hazırlık-müdahale-iyileştirme aşamalarının beraber planlanması gerekir.

Afet yönetimi ve afet zararlarını azaltmaya yönelik sistemler oluşturulurken ülkelerin sosyo-ekonomik, tarihsel ve kültürel süreçleri, toplum dinamikleri doğru şekilde dikkate alınmalıdır. “Riski azaltma” bilinci toplumsal bir süreçtir ve bu bilincin ülkemizde tam bir olgunluğa gelmediği bu yazıda ortaya konmaktadır. 

T-Rupt Teknoloji A.Ş. bu konudaki uzmanlığı gereği hasarların kestirimine yönelik deprem modellemesi çalışmalarına kararlı bir şekilde devam etmektedir.

Referanslar 

AON (2020). Weather, climate & catastrophe insight: 2020 Annual Report. https://www.aon.com/global-weather-catastrophe-natural-disasters-costs-climate-change-2020-annual-report/index.html  

AON (2021). AON (2021). Weather, climate & catastrophe insight: 2021 Annual Report. https://www.aon.com/weather-climate-catastrophe/2021  

Durukal E ve Erdik M. (2001). Physical and economic losses sustained by the industry in the 1999 Kocaeli, Turkey earthquake. Natural Hazards DOI 10.1007/s11069-008-9218-6. 

Ergünay, O. (2011). Depremleri Afet Mevzuatını Nasıl Değiştirdi: Mevzuat Açısından Neredeyiz?. Türkiye Deprem Mühendisliği ve Sismoloji Konferansı, 11-14. 

KIT (2011). CEDIM Forensic Earthquake Analysis Group: Turkey Van Earthquake Report No. 4. Center for Disaster Management and Risk Reduction Technology. https://www.cedim.kit.edu/download/CEDIMForensicEQAGTurkeyVanEQ_Report4.pdf  

OECD (2004). The 1999 Marmara earthquakes in Turkey. In Large-Scale Disasters: Lessons Learned (Chapter 3). ISBN: 92-64-02018-7.  

Özmen, B. (2000). 17 Ağustos 1999 İzmit Körfezi Depremi’nin Hasar Durumu (Rakamsal Verilerle). TDV/DR 010-53. Türkiye Deprem Vakfı. 

TBMM (2010). Deprem Riskinin Araştırılarak Deprem Yönetiminde Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Raporu. https://acikerisim.tbmm.gov.tr/items/56513888-be68-449c-a6a4-e91ff78f9436   

T.C. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı (CSBD) (2023). 2023 Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu. https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2023/03/2023-Kahramanmaras-ve-Hatay-Depremleri-Raporu.pdf

Hakkımızda daha fazla bilgiye mi ihtiyacınız var? Hemen bize ulaşın.

HABER BÜLTENİMİZE KAYDOLUN

T Rupt Teknoloji hakkında en güncel haberleri almak için formu doldurun.

Aboneliğiniz Başarıyla Tamamlandı
Trupt Teknoloji hakkında en güncel haberler bize ilettiğiniz bilgiler aracılığıyla tarafınıza gönderilecektir.